SIRTÜSTÜ KISA FİLM

Sırtüstü Hakkında?

Milli bir yüzücü olan İris, hırsları nedeniyle kendi hayatında tutsak kalmışken, yüzme finalleri öncesi metroda yüzüne tükürülmesiyle kendi iç dünyasında önemli bir değişim yaşamaya başlar.

Milli yüzme takımında olan İRİS (23), Türkiye yüzme finalleri gelişi ile sarsılır. Kendini en rahat hissettiği yer olan, ve büyük bir tutkuyla bağlı olduğu yüzmeden hırsları ve etraftaki insanların beklentileri yüzünden artık zevk almamaya başlar. Küçüklüğünden beri çalıştığı antrenörü Cenk (45) İris’in türkiye şampiyonu olması için onun üzerine çok fazla gelir. Dinlenmeden hayatına devam eden İris’in yüzmedeki performansı düşer.

Yüzme yarışına bir hafta kala İris metroda tacize uğrar. Bir adam metroda yürürken İris ona çarpar ve adam kızdığı için İris’in suratına tükürür. İris, bu olayın şoku yüzünden orda geri tepki veremez ve gününe tam hız devam eder. Fakat, olayları ve hissettiklerini ne kadar bastırmaya çalışsa da, vücudu buna izin vermez. İris hayatında daha önce bu kadar aykırı bir tepkiyle karşılaşmadığı için bu tepkiyi davranış olarak kopyalamaya başlar. Yıllarca biriktirdiği stresi, yalnızlığı, yabancılaşmayı tükürük vasıtasıyla içinden atmaya çalışır. İris’in sinirlenince ve stres olunca tükürme istediği yüzmedeki performansına da yansır. Yüzerken sürekli hissettiği boğulma hissinden kurtulmak için tükürür.

İrisin kötü performansı antrenörü Cenk’i rahatsız eder, ve onunla konuşur. İris Cenk’le konuşmasında tüm bu başarının etraftakileri memnun etmek üzerine olduğunu anlar. Bu uyanış ve spor salonunda dansçıların tutkulu bir şekilde dans etmesi İris’i unutmuş olduğu hissi hatırlatır. İris o an, yüzme salonuna geri girer ve sadece kendisi için yüzer. İris yarış günü çok rahattır. İris havuzun başına geçer ve esnemeye başlar. Yarış başlama düdüğü çalar. Herkes yüzmeye başlar. İris suya atlar ve suyun üzerinde sırt üstü bir şekilde hareketsiz yatar.

Yapacağınız Desteği Nerede kullanacağız ?

• Ön hazırlık
• Ekipman kira ücretleri ( Kamera, Işık, Ses v.b )
• Ulaşım
• Yemek
• Sanat ve Kostüm 
• Post Prodüksiyon ( Kurgu, Renk, Ses v.b )
• Festival Başvuruları 

Bize Başka Nasıl Destek Olabilirsiniz ?

• Sosyal medya hesaplarınızda bizi paylaşarak destek olabilirsiniz. 

Yönetmen Görüşü

Bazen hayat doğru hissettirmez. En azından benim için öyle oldu. Uzun zaman içinde akıntıya kürek çektiğim, her zorluğu kucaklayarak devam ettiğim hayatım artık benim hayatım gibi değildi. Hırslarım yüzünden hiç bir yolculuktan keyif alamayacak noktaya geldim, hatta öyle ki yapmak istediğim fakat başarısız olucağıma emin olduğum şeylere adım atamadım. Hayatla sürekli bir yarış içinde, durmayı bilmeden, kendi kulvarımda devam etmek beni hayatıma yabancılaştırdı ve beni düğümlediAncak düğümlenmeden çözülemezsin. Bence bazen insan düğümlenmeli ki çözülebilsin. Kendini daha iyi tanıyabilsin, hayatı anlamlandırabilsin. Ben bu filmi düğümlendiğim bir zamanda, çözülmek için yaptım. Bu film kendi hayatının seyircisi olduğunda yaşadığın kayboluş ve kendini tekrar bulmakla alakalı. 

Filmin ana karakteri İris, hedefine ulaşmak için yoğun bir şekilde çalışırken aslında hayatının bu bölümünde durmaya ihtiyacı olduğunu fark etmez. Hayatını tek bir amaca bağlaması “yaşamına” mani olur. Saplantılı bir şekilde başarısına odaklandığı için yaptığı hiç bir şeyden keyif alamaz. Metroda bir adamın suratına tükürmesiyle İris tetiklenir ve farketmeden tükürmeyi bir tepki , bir savunma mekanizması olarak kullanmaya başlar. Rahatsız hissettiğinde tükürmek onu rahatlatır.

Filmde metafor olarak kullandığım sıvılar, benim için deneyimini yansıtan güçlü sembollerdir. Bu sıvılar aslında hayatın akışını ve insan deneyimini temsil eder. Tükürmek, filmde içsel sıkıntıları ve duygusal yüklerin dışarıya vurulduğu bir araç gibidir. Yüzmek ise İris’in aslında kendini özgür hissettiği ve akışta olduğu bir deneyimdir, tıpkı hayat gibi. Bu sıvıları, karakterlerin duygusal yolculuklarını ve içsel değişimlerini aktarmak amacıyla kullandım. 

Filmin sonunda, İris, başarının sadece kontrolde değil, kendi içindeki huzuru bulmakta saklı olduğunu keşfeder. Yüzmeyle olan tutkusunu, beklentilerin ve korkuların hüküm sürdüğü hayatından çıkarıp, kendi özgürlüğüne doğru yüzer. Aynı benim gibi. Bence mükemmellik, kontrolün sınırlarını aşan bir dansa benzer. Bazen durur, nefes alır ve gözlerimizi kapatırız, çünkü gerçek güzellik, o anın akışına teslim olmaktır. 

Asya Günen.Yazar, Yönetmen. 

Kasım 1999’da İstanbul'da doğdum Koç Üniversitesi'nde Psikoloji ve Medya ve Görsel Sanatlar bölümlerinde okudum. Lise yıllarımdan itibaren sinema üzerine düşünmek ve yazmak konusunda büyük bir tutkuya sahibim.

Lisede, cinemands adlı sinema kulübünün başkanlığını yapma fırsatı buldum ve bu süre zarfında kısa film çekimlerinde aktif olarak rol aldım. Bu deneyimlerim, sinematografi ve hikaye anlatımıyla ilgilenme isteğimi daha da güçlendirdi.

Üniversite yıllarımda, çeşitli öğrenci filmlerinde yönetmenlik ve görüntü yönetmenliği gibi görevler üstlendim. Bu projeler, benim sinemaya olan sevgimi besledi ve kendi yaratıcı vizyonumu geliştirmeme yardımcı oldu.

Ayrıca, müzik videoları, tanıtım ve reklam filmleri gibi farklı projelerde yer aldım. Bu projelerde yönetmenlik ve prodüksiyon sorumluluklarını üstlenerek, görsel anlatım yeteneklerimi daha da ilerlettim.

Şu anda, yeni bir kısa film projesi için fonlama arayışındayım. Yaratıcılığımı ve sinematik becerilerimi kullanarak izleyicilere etkileyici ve anlamlı bir hikaye sunmayı hedefliyorum. Yönetmenlik yeteneğim ve deneyimim, yeni projelerimde de başarılı olacağımı düşünmemi sağlıyor.

Filmografi

Matem, Kısa Film, Yazar, Yönetmen, 2022
Dün Gece, Kısa Film, Görüntü Yönetmeni, 2021
Piraye, Kısa Film, Yönetmen, 2019
Şehir Görsel Şiir, Yönetmen, 2017

Abdullah Unal, Yapımcı

1999 yılında doğdu. Koç Üniversitesi Medya ve Görsel Sanatlar bölümünde eğitimini tamamladı. Felsefe bölümüyle yandalını tamamladı. Tiyatro ve oyunculukla ile ilgileniyor. Kısa film projelerinde yönetmenlik, yapımcılık ve oyunculuk  yapıyor.

Filmografi 
Sır, Yapımcı, 2022
Yok-Oluş, Yapımcı, 2022